Hindistan - Golden Triangle
- Ekin Erkan
- 17 Mar 2019
- 4 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 10 Nis 2019
Hindistan, duygularım ve düşüncelerimin çok karışık olduğu bir destinasyon. Gitmeden önce okuduğum yazılar Hindistan’a ya aşık olursunuz ya da nefret edersiniz, arası yoktur diyordu. Delhi’de geçirdiğimiz ilk gecenin ardından sabah ilk uçakla geri dönmek istedim fakat Tankut beni biraz daha kalmaya ikna etti. Ardından, tatilimiz boyunca döneceğim günü hayal ettim fakat aynı zamanda bu farklı kültürün her detayında heyecanla ve şaşkınlıkla kayboldum. Şimdi ise Hindistan’ın güneyini de görmek için hevesliyim diyebilirim. Kısacası benimkisi ne ask ne de nefret. :)

DELHI
Hindistan ile ilgili yazacak, bahsedilecek o kadar fazla konu var ki hangi birinden başlayacağımı bilemiyorum. Öncelikle, eğer gitme kararı aldıysanız aklınızdaki tüm yargıları bir kenara bırakmanızı öneririm. Temizliğe dair, kültüre dair, kalabalığa dair bütün bildiklerinizi unutun, hiçbir beklentiniz olmasın Sokaklarda inekleri, domuzları, filleri, maymunları ve insanları bir arada yaşarken görmeye bir süre sonra alışıyorsunuz.
Size en büyük önerim ucuz bir destinasyon olan Hindistan’da bütçenizin önemli kısmını otelinize ayırmanız. Biz bu tatilde Hilton otellerinde konakladık, karışık sokaklarda tüm günümüzü geçirdikten sonra rahat ve temiz bir odaya gelmek enerjimizi toplamamız için önemli bir etkendi.

Hindistan’a başlangıç için çoğu gezgin gibi biz de Altın Üçgen (Golden Triangle) olarak adlandırılan Yeni Delhi, Jaipur ve Agra turunu önceliklendirdik.
Gezimiz uluslararası havaalanının bulunduğu Yeni Delhi’den başladı. Birçok turist gibi havaalanını gördüğümüzde aslında korktuğumuz kadar gelişmemiş bir şehir olmadığı inancına kapıldık. Fakat bu yargıya varmak için acele etmemenizi öneririm.
Otelimize havaalanının önünden ayarladığımız taksi ile devam ediyoruz. Gezi boyunca lokal taksi servisi Ola Cabs ve global Uber en çok kullandığımız uygulamalar oldu. Çok sevdiğimiz bir taşıt olan tuk tuklar burada rickshaw olarak adlandırılıyor. Bu gezide Rickshawlari sadece kısa destinasyonlarda kullandık.
Şehirler arasında ise ulusal tren hattını kullandık, trenlerin çok kalabalık olması sebebi ile biletlerinizi internet üzerinden almanızı öneririm. Farklı sınıflardan oluşan tren vagonlarında turistler için ayrı bir vagon olduğu gibi üst sınıflardaki vagonlarda da rahat edebilirsiniz.

Merkeze vardığınız ilk andan itibaren egzotik bir destinasyon olan Hindistan sokaklarından gözlerinizi alamıyorsunuz. Toplumsal sistemin temelini oluşturan kast sistemi ne kadar kaldırılmış olarak bilinse de gerçekler pek de öyle değil. Sokaktaki çadırlarda yaşayan kaldırımlarda uyuyan binlerce insan ve aynı şehirde ultra lüks araçlarla gezip güvenlikli villalarda yaşayan diğer insanlar. Eşitsizliği ve bu sistemin insanlar tarafından nasıl benimsendiğini görmek benim gibi sizde de mide kramplarina sebebiyet verebilir.
Hindistan'da insanlar oldukça sıcak kanlılar. Gezdiğimiz tüm noktalarda bizimle fotoğraf çekilmek istediler. Zaman zaman fotoğraf kuyrukları oldu. Önce çekingen görünseler de sohbet etmeye başlayınca açılmaya başlıyorlar.

Old Delhi / Eski Delhi
Eski Delhi benim için tam anlamıyla bir belgesel sahnesiydi. Müslüman topluluğun çoğunluğu oluşturduğu bölge dar sokakları ve kalabalığıyla ünlü. Chandni Chowk pazarı ve Jama Masjid bu bölgede görülecekler arasında. Caddede yüzlerce rickshaw kaldırımlarda uzanan yüzlerce insan havada ağır baharat kokusu ve dar sıkışık sokaklarda güvende hissetmek pek mümkün değil. Bu bölgeyi mümkünse bir tur rehberi ile gezmenizi öneririm. Benim için ömür boyu unutamayacağım bir deneyim oldu.

Qutub Minar
12. yüzyılda yapılan bu taş minare Hindistan’da bulunan en uzun minare olmakla birlikte UNESCO Dünya Mirası bölgelerinden birtanesi. Yapımı 193 sene süren minare özel mimarisi ile göz alıcı bir güzelliğe sahip.

Hümayun Türbesi
UNESCO Dünya Mirası Listesinde bulunan bu türbe 16. Moğol Imparatoru Hümayun Şah’ın ölümünden 9 sene sonra 1572 senesinde eşi Bega Begüm tarafından yaptırıldı. Bu harika türbe geniş bir alana ve geometrik havuzlarıyla diğer bir mimari harika.

Dilli Haat
Delhi’de bulunan en büyük turistik market, burada el işi hediyelikler ve ipek, kaşmir gibi özel ürünleri bulabilirsiniz. Eğer turunuzda Jaipur’a yer verecekseniz kesinlikle alışverişinizi Jaipur’a saklamanızı öneririm.
Alışverişinizi nerede yapıyor olursanız olun alacağınız üründe çok büyük bir pazarlık payı olduğunu unutmayın. Bunu bir oyun olarak kabul edin ve size söylenen ücretin her zaman 1/3unu teklif edin. Fazlasıyla ısrarcı olan satıcılar sizi ikna etmek için bütün yolları deneyeceklerdir, her zaman birkaç mağaza gezdikten sonra alışverişinizi yapın.

AGRA
Agra çok küçük ve diğer iki destinasyona göre daha az gelişmiş bir destinasyon fakat Hindistan’ın en özel yapısı olan Taç Mahal’in ev sahibi olması sebebi ile turistlerin en sık uğradığı destinasyonlardan bir tanesi. Agra’da 1 gece konaklamak şehri görmek için yeterli olacaktır. Hijyen sebebi ile iyi bir otel seçip yemeğinizi de otelde yemenizi öneririm.

Tac Mahal
Hindistan’da şüphesiz en çok ziyaretçi ağırlayan yapı. Taç Mahal gerçekten anlatıldığı kadar özel bir güzelliğe sahip. Dünyanın yedi harikası arasında bulunan bu mimari harika yabancı turistler kadar yerli turistlerin de ilgi odağı durumunda. Babur Hükümdarı Şah Cihan’ın çok sevdiği eşi Banu Begüm Mahal’in ölümünün ardından anısına yaptırdığı bu görkemli yapının inşaatı 22 yıl sürerek 1652 yılında tamamlanmış.

Tac Mahali ziyaret etmek için en iyi saatler şüphesiz gün doğumu saatleri, eğer gün doğumunu kaçıracak olursanız binlerce yerli turist ile uzun kuyruklara maruz kalmanız gerekebilir. Kapıda sizi bekleyen tur rehberlerinden birisi ile hareket etmeniz size hem zaman kazandıracak hem de detaylı bilgi almanızı sağlayacaktır.

Agra Fort
Bir başka UNESCO Dünya Mirası olan bu kale mermer işçiliğinin detayları ve Taç Mahal manzarası ile biliniyor. Babür imparatoru Şah Cihan ve ailesinin yaşadığı bu saraya 2 saatinizi ayırabilirsiniz.

JAIPUR
Jaipur Rajasthan bölgesinin başkenti olmakla birlikte şehir hayatı anlamında bu gezide en sevdiğim lokasyon oldu. Renkli sokakları alışveriş ve yemek seçenekleri size farklı turistik deneyimler sunuyor. Jaipur için 2 ya da 3 gece ayırmanızı öneririm.

Jantar Mantar Gözlemevi
18. yüzyılda yapılmış bu devasa astronomik gözlemevi UNESCO dünya mirası listesinde bulunuyor. Astronomiyi, gezegenleri, güneşi ve bunların birbiri ile olan acılarını inceleyen farklı yapılar bulunuyor.
Amber Fort
Burası rüya gibi bir kale; renkleri, mimarisi ve yapısıyla instagram gezi bloggerlarinin gözde mekânı olmayı başarmıştır. Siz de her açıdan harika fotoğraflar çekeceğinize emin olabilirsiniz.

Eski Şehir Pazarları
Jaipur tam bir alışveriş cenneti. Gümüş takılar, deri çanta ve ayakkabılar, ipek sallar ve kıyafetler aklınıza gelebilecek bütün ürünleri çok ucuza bulabilirsiniz. Size önerim yukarıda yazdığım gibi alışverişinizi Jaipur’a saklamanız ve sıkı pazarlık yöntemleri geliştirmeniz.

Hindistan’da Yemek
Tatilimizi planlarken kaygılandığım konulardan bir tanesi de yemek konusuydu fakat Hindistan mutfağına hayran kalarak ülkeden ayrıldım diyebilirim. Yediğimiz restoranlar, otellerimizdeki kahvaltı ve yemekler birbirinden güzeldi. Bu konuda kesinlikle gideceğiniz restoranları iyi araştırmanızı ve et yemeklerinden olabildiğince uzak durmanızı öneririm.
Aşağıda sizinle özellikle Rajasthan mutfağına özgü denemenizi önereceğim yemekleri paylaşıyorum.
• Naan, Tandoori Roti, Paratha başlangıçta size sunulan sıcak ekmek çeşitleri.
• Biryaniler- pirinç ile sunulan etli veya sebzeli servis edilebilen baharatlı bir yemek
• Dal- tüm restoranlarda sıcak ekmek ile birlikte sunulan bir tur baharatlı nohut mercimek ezmesi
• Rajasthan yemek çeşitleri; Laal Maaş, Daal Baati, Choorma, Gatta
• Lassi-meyveli kefir (acıların yanına)
• Thali yemekleri
• Hindistan tatlıları
https://www.tripsavvy.com/best-north-indian-restaurants-in-delhi-1539826
https://www.thrillophilia.com/top-restaurants-in-jaipur
https://timesofindia.indiatimes.com/travel/agra/travel-guide/5-restaurants-you-must-try-out-in-agra/gs31341027.cms

Comments